Aralık 2002’de, Utah’da grup evinde kalan Kiyle, Meagan ve Kira, Noel Arifesi’nde özel bir gezi duyurusu aldılar. Ancak gezi, eğlenceden çok korku dolu bir maceraya dönüşecekti.
Bir grup mağaracı, Utah’ın ünlü Bloomington Mağarası’na yapılan bir gezi sırasında kendilerini bir kâbusun içinde buldular.
Mağaranın dar geçitlerinde ilerlerken yaşadıkları korku dolu anlar, klostrofobi yaşayanlar için tam bir kâbustu.
Noel Arifesi sabahında beş danışman ve 15 kız, Bloomington Mağarası’na doğru yola çıktı.
Mağaraya vardıklarında, kızlar iki gruba ayrıldı ve danışmanlar önderliğinde içeri girmeye başladılar. Mağaranın içi, dar koridorlar ve geniş tünellerle doluydu.
Kızlar ve danışmanlar el ele tutuşarak ilerlemeye çalıştılar. Korku dolu anlar yaşanırken Kiley’in elini bir an için bırakan Meagan, arkasını döndüğünde Kiley’in kaybolduğunu fark etti.
Kızlar ve danışmanlar, Kiley’i bulmak için çabalarını sürdürüyordu.
Kayanın üzerinden düşen Kiley’nin hareketsiz bedenini fark ettiler. Yardım çağıran danışmanlar, Kiley’i kurtarmak için sağlık çalışanlarının gelmesini beklediler ancak her şey için çok geçti.
Kiley’in düşüşü, iç organ yaralanmaları ve künt travma nedeniyle ölümüne sebep olmuştu.
Kiley’in ölümünün ardından grup, sorumluluğu kabul etmedi ve kazanın, bilinmeyen kalp sorunu nedeniyle gerçekleştiğini iddia etti.
Ancak resmî polis ve otopsi raporları, ölüm sebebinin düşüşten kaynaklandığını doğruladı. Grubun ihmali ve hazırlıksızlığı, bu trajik olayın yaşanmasına neden olmuştu.
Kiyle’nin hikâyesi, mağaracılığın tehlikelerini ve yeterli hazırlığın önemini hatırlatan acı bir ders olarak akıllarda kaldı.