Bugün de sizi âdeta filmlerden fırlamış gibi bir kabile ile tanıştıracağız. Dünyanın en ilginç insan topluluklarından biri olan Vadoma Kabilesi üyelerinin benzersiz bir özellikleri var. O da ayaklarının devekuşu ayağına benzemesi.
Doğuştan gelen ve nesilden nesile aktarılan bu benzersiz özelliğin sebebini belki tahmin edebilirsiniz. Peki ya avantajlarını?
Kabile bu duruma oldukça alışmış. Gelin nedenine bakalım.
Önce Vadoma Kabilesi’ne “Merhaba!” diyelim ve kendilerini tanıyalım.
Vadoma Kabilesi, Afrika’nın güneydoğusunda yer alan Zimbabve’nin kuzeybatısındaki Zambezi Vadisi’nde yaşayan bir yerli topluluk.
Kültürel olarak izole bir yaşam süren bu kabilenin üyeleri, doğayla uyum içinde, basit ve sade bir yaşam sürüyorlar. Kısacası kendi yağlarında kavruluyorlar.
Ancak onları dünya çapında üne kavuşturan şey, sahip oldukları sıra dışı genetik mutasyon.
Devekuşu ayaklarının sırrı: ectrodactyly
Vadoma Kabilesi’nde görülen bu ilginç durum, tıp dünyasında “ectrodactyly” olarak biliniyor. Ectrodactyly, ellerde veya ayaklarda bazı parmakların eksik olması ya da birleşik hâlde bulunması durumu.
Vadoma halkının çoğunda bu genetik mutasyon, iki veya üç parmağın birbirine kaynaşarak devekuşu ayağına benzer bir şekil oluşturmasına neden oluyor. Halk arasında da “devekuşu ayağı” olarak biliniyor.
Asıl sebebi de genetik miras ve izolasyon.
Daha açık sebebi kromozom 7’deki mutasyon. Otozomal dominant şekilde de kalıtılıyor yani ebeveynlerinden birinde varsa çocuklarda olma olasılığı yüzde 50.
Vadoma halkının dış dünyayla çok az temas kurması, gen havuzunun dış etkilere kapalı kalması da bu durumu devam ettiriyor.
Halk, bu durumu avantaja çevirmiş. Nasıl mı?
Her ne kadar bu durum dışarıdan bir dezavantaj gibi görünse de Vadoma halkı için ayakları günlük yaşamda oldukça işlevsel.
Ormanda ağaçlara tırmanmak, dengesiz arazilerde yürümek gibi zorlayıcı görevlerde benzersiz ayak yapısı onlara avantaj sağlıyor.
Kısacası ayakları onlar için sıradan bir özellik ve günlük yaşamlarını pek etkilediği söylenemez.
İlginç!