Japonya’da insanların Amerika’da ya da ülkemizde olduğu gibi fazla kilolu olmadığının farkına vardınız mı? Aslında bu durumda hükûmetin büyük bir payı var!
İnsanların “sağlıklı” bir hayat sürmeleri için gerekli olan metabolizma hızı, Japonya’da kişiye göre belirlenebiliyor.
Sonra ne mi oluyor? Obeziteye yakalanmayan, sağlıklı kiloya sahip insanlar. Peki devlet bunu nasıl sağlıyor?
Öncelikle doğru bilinen bir yanlışla konuya giriş yapalım. Japonya’da şişman olmanın “yasak” olduğu iddiası doğru değil.
Sosyal medyada bu konuyla ilgili pek çok şey yazılıp çizildi. Ancak gerçek şu ki Japonya’da obezite yasağı diye bir şey yok. Yalnızca kişilerin daha “sağlıklı” olmaları için belirlenen bir düzenleme var. Ocak 2008’de ülkedeki obeziteyi önlemek amacıyla kabul edilen “Metabo Yasası” bunun örneği.
Bu yasa, Japon hükûmetinin halk sağlığını iyileştirmek amacıyla yürürlüğe koyduğu bir yasadır ve resmiyette “Sağlık Geliştirme Yasası” olarak bilinir.
Japonya’daki Metabo Yasası, 40 ila 74 yaş arasındaki bireyler için düzenli olarak sağlık kontrolleri yapılmasını zorunlu kılıyor.
Bu kontrollerde, özellikle karın çevresi ölçümü yapılıyor ve belli bir sınırın üzerinde olan bireyler, obezite ve metabolik sendrom açısından risk altında kabul ediliyor. Bu yasa kapsamında karın çevresi erkeklerde 85 cm’nin üzerinde; kadınlarda ise 90 cm’nin üzerinde ise kişiler, metabolik sendrom riski altında sayılıyor.
Bu durumda kişiler, sağlık programlarına yönlendiriliyor ve bu programda da diyet ve egzersize teşvik ediliyorlar. Ciddi sağlık sorunlarının önüne geçmek için düzenlenen bu yasa, kişilerin sağlığını gözeten bir uygulama.
Hâliyle Japonya’da kilolu olmak yasak değil.
“Metabo Yasası” deyince akla bir yasak gelse de bu, doğru bilinen bir yanlıştır. Japonya’daki bu yasa, özellikle metabolik sendrom riskini azaltmak amacıyla belli bir yaş aralığındaki bireylerin sağlık taramalarından geçmesini zorunlu kılarak sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olarak dünyada genel bir sağlık sorunu olan “obeziteyle” mücadele etmeye teşvik ediyor.
