Matematikte Sıfırı Kim Buldu, İlk Defa Nasıl Ortaya Çıktı?

Bugün bir doğal sayı olarak kabul ettiğimiz ve hiçliği ifade eden bir kavram olan sıfır, aslında diğer sayılardan çok daha sonra bulunmuştur. Pek çok farklı kültürün katkısı olmasına rağmen Araplar sayesinde yayıldığı için bir dönem kilise tarafından yasaklı ilan edilen sıfır nasıl ortaya çıktı, kim buldu gelin tarihin tozlu sayfalarında bu soruların yanıtlarını arayalım.

Bugün kullandığımız bilgisayar teknolojilerinin temelini oluşturan kodlar, birler ve sıfırlardan oluşur. Sayılar ve matematik binlerce yıl önce keşfedilmişken bugünün vazgeçilmezi olan sıfırın ortaya çıkması yüzyıllar sonra gerçekleşmiştir. Bugün sıfırın bir doğal sayı olduğunu kabul ediyoruz ve onu hiçliği ifade eden bir kavram olarak kullanıyoruz. Ortaya çıkış hikayesi ise bir hayli sıra dışı detaylar barındırıyor.

Bugün alıştığımız için sayısal değeri olmayan bir sayı basamağına sıfır yazıyoruz ve hepimiz anlıyoruz ki orada bir boşluk var. Ancak günümüzden yüzlerce yıl önce boşluğu ifade etmek için farklı şekiller kullanılıyordu. Bu boşluğu doldurmak için pek çok farklı medeniyet, pek çok farklı yöntem izledi. Nihai sonuca ulaşan ise Araplar oldu. Hatta bu nedenle kilise tarafından bir dönem yasaklandı. Sıfır nasıl ortaya çıktı, kim buldu gelin tarihin tozlu sayfalarında bu soruların yanıtlarını arayalım.

Sıfırı kim buldu? Her şeyi başlatan Sümerlerdir:

sümerler

Milattan önce 4 bin ile 2 bin yılları arasında Mezopotamya’da yaşamış olan Sümerler, tarihin bilinen en eski uyarlıklarındandır ve pek çok ilkte imzaları vardır. Dünyadaki ilk sayma sistemini de Sümerler bulmuştur. Sonrasında gelen Babiller de bu sistemi almış ve farklı semboller ekleyerek kullanmaya devam etmişlerdir.

Sümerler tarafından bulunan sayı sistemi Babillerden sonra Akadlara geçmiştir. Robert Kaplan tarafından kaleme alınan The Nothing That Is: A Natural History of Zero isimli kitaba göre bu sistemde sayısal değeri olmayan yerler boş bırakılıyordu. Sonrasında ise kafa karıştırıcı olan bu durumu çözmek için çift açılı () benzeri çizgiler kullanılmaya başladı.

Mezopotamya’da bunlar yaşanırken binlerce kilometre uzaklıktaki Amerika kıtasında milattan sonra 350’li yıllarda Mayalar da benzer bir sıfır kullanmaya başladılar. İcat ettikleri takvim sisteminde yer tutucu olarak sıfır benzeri bir işaret kullanıyorlardı. Robert Kaplan’a göre bu bir sıfır olmasa bile sıfıra en yakın işaretti.

Sıfır nasıl ortaya çıktı? Hintliler hem bir sayı hem de bir kavram olarak sıfırı kullandılar:

Brahmagupta

Kesin olmamakla birlikte Sümerlerin sayı sisteminin Babiller üzerinden Hindistan’a geçtiği tahmin ediliyor. Aslında Hintlilerin sıfırı bulmak için böyle bir sayı sistemine ihtiyaçları yoktu. Çünkü kültürlerinde zaten sıfır vardı. Milattan sonra 458 yılına ait Hint yazıtlarında bugün Sanskritçe sıfır anlamına gelen śūnya kelimesi boş anlamında kullanılıyordu. Budizme ait bir kavram olan Śūnyata ise zihni boşaltmak anlamında bugün bile kullanılıyor.

Hint felsefesi ile matematik arasında bir bağlantı olduğunu düşünen uzmanlar, milattan sonra 628 yılında yaşamış Hint astronom ve matematikçi Brahmagupta’nın sıfır benzeri bir işaret ve kavram geliştirdiğini tahmin ediyorlar. 

Hindistan’ın Gwalior kentinde bulunan bir tapınaktaki duvar yazısı 9. yüzyıla tarihleniyor ve burada tarihteki ilk sıfırın kullanıldığı düşünülüyordu. Ta ki 1881 yılında bulunan bir Bakhshali el yazmasına kadar. Sıfır kullanılan bu el yazması üzerinde yapılan karbon testleri 3. ya da 4. yüzyılı işaret ediyor. Yani sıfır, aslında düşündüğümüzden çok daha eski bir zamanda ortaya çıkmıştır. 

Gerçek anlamda ilk sıfır, Harezmi tarafından geliştirildi:

Harezmi

Sümerlerden aldıklarını sayı sistemini kendi kültürel yapıları üzerinden geliştiren ve sıfır kavramını ortaya çıkaran Hintliler, bu bilgilerini yıllar içerisinde komşuları Çin ve Arap halklarıyla paylaşmaya başladılar. Tahminlere göre 773 yılında sıfır kavramı Bağdat’a ulaştı ve Arap sayı sisteminin bir parçası haline geldi.

780 – 850 yılları arasında yaşamış ve matematik, coğrafya, gökbilim, algoritma gibi konular üzerinde çalışmış olan Harezmi; bugün bildiğimiz anlamdaki sıfırı geliştiren kişidir. Harezmi, yaptığı matematik ve algoritma hesaplamalarında boşluklara küçük bir daire çizer ve bunlara sifr derdi. Hem şekil hem de sayısal anlamdaki ilk gerçek sıfır bu küçük daireler olarak kabul edilir.

Avrupalılar, sıfırın şeytan geldiğini düşünerek korktular:

Fibonacci

İspanya’nın Endülüs kentinin Müslüman Araplar tarafından fethedilmesi sonrası iki halk arasında kültür alışverişi başladı. Bu alışveriş sırasında Avrupa, sıfır ile tanıştı. İtalyan matematikçi Fibonacci, Araplardan öğrendiği sıfırı daha da geliştirdi ve ticari hesaplarda kullanılacak denklemler oluşturdu.

Bu dönemde Avrupa, kilise baskısı altında karanlık bir çağ yaşıyordu. Kiliseye göre var olan her şey tanrıdan, yokluk ise şeytandandı. Yani yokluğu ifade eden sıfır da şeytandandı ve bu nedenle kullanılması yasaklanmıştı. Zaten Müslüman Araplardan geldiği için şüpheyle bakıldığı için sıfır uzun bir süre resmen yasaktı.

Elbette her şeye yasak koyabilirsiniz ama ticaret mutlaka bir çözüm bulur. Ticari hesaplamalar için sıfır o kadar büyük bir kolaylık sağlıyordu ki resmen yasak olmasına rağmen Avrupalı tüccarlar gizli gizli de olsa sıfır kullanmaya devam ettiler. 17. yüzyılda artık sıfır yaygın olarak kullanılır hale gelmişti. Rene Descartes, Kartezyen koordinat sisteminde ve Sir Isaac Newton, kendi çalışmalarında sıfırı kullanıyordu. 

Sıfır ne işe yarıyor?

Stephen Hawking

Sıfırı bir doğal sayı olarak kullanıyoruz ama hala bugün bile bazı matematikçiler boşluğun bir sayı olmadığını ve bu nedenle sıfır diye bir rakamın olmaması gerektiğini savunuyorlar. Konudan biraz uzaklaşıp düşündüğümüz zaman hiçliğin bir kavramla ifade ediliyor olmasını ilginç bulabilirsiniz ama iş pratiğe gelince sıfırın ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor.

ZerOrigIndia Foundation başkanı Peter Gobets’e göre boşluk kavramı modern fiziğin merkezinde yer alıyor ve Stephen Hawking gibi pek çok bilim insanına göre evren, sıfır toplamlı bir oyun olarak görülüyor. 

Bugün baktığımız zaman modern anlamda bildiğimiz matematik, fizik, mühendislik, finans ve ekonomi sistemlerinin neredeyse tamamı, sıfır Avrupa’da yaygınlaştıktan sonra ortaya çıkmıştır. Söylemeye bile gerek yok ama şu an bu yazıyı okuduğunuz cihaz bile birler ve sıfırlar kullanılarak oluşturulan makine kodlarının komutları sayesinde çalışıyor. 

Bugün bir doğal sayı olarak kabul ettiğimiz ve hiçliği ifade eden bir kavram olan sıfır nasıl ortaya çıktı, sıfırı kim buldu gibi merak edilen soruları yanıtlayarak sıfırın ilginç hikayesinden bahsettik. Konu hakkındaki düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz. 

Başa dön tuşu