Almanya denilince akla ilk gelen unsurlarından biri olan Alman otobanları, hız tutkunlarının buluşma noktası. Peki, burayı kullanan sürücüler sanıldığı gibi hız limitlerinden muaf mı?
1900’lerin başlarında, sayıları oldukça az olan bir grup varlıklı insanın, araçlarını rahatça kullanmak için insan trafiğinden izole bir yol istemesi ve hükûmete bu konuda baskı kurmasıyla başlayan Almanya’nın otoyol serüveni, kaynak yetersizliğinden Birinci Dünya Savaşı sıralarında sekteye uğrasa da gelecekte Almanya, otoban denildiğinde akla ilk gelen ülke olacaktı.
Günümüzdeyse totalde yaklaşık 13.000 km uzunluğundaki otoyol ağıyla Avrupa’nın en uzun otoyolu olmakla birlikte dünyanın en uzun 3. otoyoludur. Birinci sırada Amerika, ikinci sırada ise Çin var.
Limitli bir limitsizlik
Öncelikle, otobanlarında hız sınırı olmamasıyla popüler olan Alman otobanları, bilinenin aksine tümüyle hız sınırı olmayan otoyollardan oluşmuyor. Hız sınırı gözetmeden aracın sınırlarını zorlama fırsatı, Almanya’daki tüm otobanlar için geçerli değil.
Hâlihazırda otobanların yaklaşık %40’ında hız sınırı bulunuyor. Hız sınırı olan bölgelerde kurallara uymazsanız para cezalarıyla karşılaşıyorsunuz. Ayrıca, hız sınırının olmaması durumu yalnızca otomobiller için geçerli. Kamyon, tır gibi ağır taşıtlar otobanın her bölümünde hız limitlerine tabi tutuluyor.
Kalan %60’lık kısımdan bahsedecek olursak, resmi bir sınırlama yok fakat Almanya Adalet Bakanlığı’na göre tavsiye edilen hız saatte 130 km. Yani sanılanın aksine otobanın tamamında hız sınırından muaf olmasa da dünyanın bazı yerlerinde hız limiti olmayan otoyolların olması elbette ilgi çekici.
Tarihi oldukça eskilere dayanıyor.
Volkswagen incelemeye gelen Hitler ve arabanın tasarımcısı Ferdinand Porsche
Otobanın ortaya çıkma ve ilk inşa edilmeye başlanma tarihi bundan çok öncesine dayansa da günümüzde Almanya’da kullanılan otobanların bir kısmının yapımına Nazi döneminde başlandı.
1933 Almanya Federal seçimlerinden sonra çoğunluğu sağlayarak yönetime geçen Nasyonel Sosyalist Alman İşçi Partisi Başkanı Hitler, seçildikten kısa bir süre sonra hızla ve heyecanla otoban projelerine girişti.
Alman İnşaat Mühendisi General FritzTodt’un görevlendirildiği projeyle Frankfurt ve Darmstadt arası inşa edilen otoyol ile sürece başlanıldı. Ayrıca 1930’larda birçok Amerikan ziyaretçinin notlarından edinilen bilgiye göre, otoyollar yapılmaya başlandığında aslında Almanya’da otobanları kullanacak motorlu taşıtların kullanımı fazla yaygın değildi.
Polonya’da bulunan Auschwitz Toplama Kampı, 1940
Araba sahibi olmak yalnızca varlıklı Almanların elinde olduğundan ilerleyen aşamada normal gelirli Alman vatandaşlarının da araba sahibi olabilmesi partinin seçim propagandalarına konu edildi. Hatta, “halkın arabası” anlamına gelen Volkswagen Group’un kurulumu da tam olarak bu sıralarda gerçekleşiyor.
Otoban ilk kez inşa edilirken saatte 200 km hızla gitmek gibi bir amaç güdülmese de savaş lojistiği lehine etki sağlayacağı düşünülmüştü. Naziler’in 1934 Otoban Projesi’ne göre hedef, her yıl 1000 km yol inşa etmekti.
İnşaatın genelinde ve özellikle en tehlikeli yerlerinde toplama kamplarından getirtilen köleler çalıştırıldı. Buna rağmen iş gücü yetersizliğinden belirlenen hedefe ulaşılamadı. Ayrıca yakıt sorunundan inşa edilen otobanlar da düşünüldüğü kadar efektif olmamıştı.
Otobanda kurallara uymazsanız ne olur?
Aachen otobanında gün batımı
Almanya otoyollarında şehir dışında belirlenen hız sınırlarına uymadığınızda hız limitinin 20 km/s üzerindeki hızlara kadar hız ihaline göre para cezası uygulanıyor. Hız sınırını 20 km/s hızdan daha fazla aştığınızda ise ehliyetin askıya alınması uygulaması ile karşılaşabilirsiniz.
Bunun yanı sıra yanlış park, alkollü araç kullanma, emniyet kemeri şehir içinde yaya geçitlerine önem göstermeme gibi usulsüz davranışlar için de caydırıcı cezalar uygulanmakta. Cezalarla ilgili detayları buradan inceleyebilirsiniz.