Japonların selamlaşmak için eğildiğini hiç fark ettiniz mi? Üstelik el sıkışmak ve sarılmak dururken! Peki birbirlerine selam vermek için neden ısrarla karşılıklı eğilmeyi tercih ediyorlar?
Bizlere oldukça mantıksız gelse de Japonlar için selamlaşmanın tek yolu, âdeta bir yay gibi bükülmektir. Aksi bir durum, onlar için neredeyse söz konusu değildir.
Peki Japonlar neden bu konuda farklı bir stil benimsemiştir?
Japonya’da selamlaşmanın bir diğer ismi “Ojigi”dir.
Bu ülkede eğilmek ya da ojigi; alçak gönüllülüğü, selamlaşmayı ve takdiri içine alan sembolik bir kültürel genelektir. Japon toplumunda yaygın olan bu incelikli jest, dinsel ve savaşçı sınıf geleneklerinde köklü bir geçmişe sahiptir.
Japonya’da eğilmek, özünde Budizm ile bağlantılıdır. Eski zamanların insanları o zamanlar, derin bağlılığın bir işareti olarak Buda heykelleri önünde eğilirdi. Yine öğrenciler de ustalarının önünde eğilerek hayranlıklarını gösterirlerdi.
Bu dini uygulamalar da Japonların bu geleneği, yüzyıllar boyunca korumasını sağlamıştır.
Japonların bu eğilme hareketi, çeşitli durumlara ve amaçlara göre farklı stillerden oluşur.
Bunlardan ilki olan “Eshaku”da 15 derecelik bir açıyla eğilinir. Bu tür bir selamlama genellikle koridorda veya sokakta tanıdığınız birine yöneliktir. “Senrei”, yarı resmi ortamlar için uygundur ve 30 derecelik bir açı gerektirir.
“Keirei”de ise eğilme açısı 30 ila 45 açısında değişir ve genellikle daha yüksek statüdeki kişiler içindir. Son olarak neredeyse 90 derecelik bir bükülmeyi gerektiren “Seikerei”, dini bağlamda derin hürmetin ve samimi pişmanlığın bir işaretidir.
Ayrıca Japon kültüründe bu selamlaşmalarda göz teması kurmamak büyük önem taşır. Çünkü bu sırada gerçekleşecek bir göz teması, çatışma olarak algılanabilir.
