Vücudumuz, bizden gizlediği sürprizlerle dolu. Fark etmesek de bazen saatler, bazen günler, bazen aylar içinde birçok ilginç değişim meydana geliyor. Bunlardan biri de gündüzleri, akşamdan daha uzun boylu olmamız. Nasıl mı?
İnsan vücudunun büyüleyici olduğunu söylesek abartmış olmayız. Milyonlarca hücre, her gün bir şeyler için çalışıyor. Bedenimizde saatler içinde bile pek çok değişiklik oluyor.
Evet, kilomuz gün içinde az da olsa değişebilir peki hiç boyumuzun değişebileceği aklınıza gelebilir miydi? Böyle bir şeyin nasıl mümkün olabildiğini bilimsel yollardan açıklayacağız.
Sabah uyandığımızda, neden akşama kıyasla daha uzun boylu oluyoruz?
Gün içinde dik durduğumuzda yer çekimi, omurgamızdaki diskleri sıkıştırarak onların düzleşmesine ve çok az miktarda da olsa yükseklik kaybetmesine neden oluyor. Hareket ettikçe ve ağırlık verdikçe bu baskı yavaş yavaş artıyor.
Yani ayakta durma, yürüme, oturma gibi günlük faaliyetleri yaparken vücuda etki eden yer çekimi; omurgayı sıkıştırıyor ve omurların arası düzleşip suyu, omurilik disklerinden dışarı itiyor. Böylece uzunluğumuzdan 1 cm kadar kaybedebiliyoruz.
Peki uyuduğumuzda neler oluyor?
Yer çekimi olmayan bir pozisyonda yatay olarak uyuduğumuzda diskler yeniden su kazanıyor, kıkırdaklar eski hâline dönüyor. Bu nedenle, uyandığımızda biraz daha uzun olabiliyoruz.
Hatta şöyle de diyebiliriz, minimum boyumuz akşamlarıyken maksimum boyumuz sabahları. Tabii ki bu uzunluk yarım santim ile 1 santim arasında değiştiği için gözle görülür bir fark pek olmuyor. Ayrıca bu durum, omurilik disklerinde daha fazla sıvı olduğu için gençlerde daha sık görülüyor. Yaş aldıkça diskler fazla nemlenmediğinden elastikiyetlerini kaybediyor.
Hatta buradan astronotlara bağlayıp ilginç bir bilgi daha verelim.
Uzaydaki astronotların boyu, yer çekimsiz ortam sebebiyle dünyadaki boylarından biraz daha uzun oluyor. Tekrar dünyaya geldiklerinde ise omurgaları eski hâline dönüyor ve yavaş yavaş normal uzunluklarına ulaşıyorlar.