Eğer sevimli bir köpeğe sahipseniz, patili dostunuzun gittiğiniz her yerde sizi takip ettiğini mutlaka fark etmişsinizdir. Ancak bunun sebebi nedir? Köpekler neden sahiplerinin gittiği her yere gitmek ister?
Patili dostunuzla geçirdiğiniz vakit, aranızdaki bağı elbette zamanla güçlendirir. Bu sebeple köpeğinizin, sürekli sizinle olmak istemesi normaldir. Ancak tek sebep bu değildir.
Gelin, köpeğinizin gittiğiniz her yere gelmek istemesinin sebebine bakalım.
Köpeğiniz sizi gittiğiniz her yerde takip ediyorsa bu yüksek ihtimalle size düşkün olduğunun bir işaretidir.
Köpekler, sevdikleri biriyle etkileşime girdiklerinde oksitosin hormonu salgılarlar. Oksitosin genellikle aşk hormonu olarak adlandırılır.
Ayrıca köpeğiniz, etrafınızda dolaştığında ona ödül maması ya da günlük öğününü vereceğinizi düşünüyor olabilir.Eğer sizi takip ettiğinde onu çoğunlukla ödüllendiriyorsanız, bu beklentiyle peşinizden ayrılmıyor olabilir.
Köpekler, meraklı canlılardır. Etraflarında neler olup bittiğini bilmekten hoşlanırlar. Sahiplerini sürekli takip etmek ister çünkü onlar, her şeyi bilen kişidir.
Öte yandan köpekler, günlük rutinlerini öğrenmede harikadır. Beslenme zamanının yanında eğer yürüyüşe çıkma zamanları yaklaşırsa onlar bunu bilir ve evin içinde sizi takip etmeye başlayabilir.
Bu canlılar, sahiplerinin vücut dilini okumada çok başarılıdır.
Sahibinin bir sonraki adımda ne yapacağına veya ne yapmayı düşündüğüne dair ipuçlarını yakalamada âdeta ustadır. Eğer köpeğinizin için heyecan verici olan bir şeyi yapmayı düşünüyorsanız, bu sebeple peşinizden geliyor olabilirler.
Ayrıca köpeğiniz havlıyorsa, ileri geri yürüyorsa veya farklı sesler çıkarıyorsa onu takip etmeyi deneyerek sizi nereye götürdüğüne bakabilirsiniz. Daha fazla suya, daha fazla mamaya veya dışarı çıkması gerektiğini anlatmaya çalışıyor olabilir.
En önemlisi köpekler, sürü zihniyetine sahip canlılardır. Binlerce yıl önce evcilleştirilmiş olsalar bile yine de kendilerini vahşi ataları gibi bir grubun parçası olarak görürler. Etrafta başka köpek olmadığı zamanlarda da insanları aileleri olarak görürler. Bu genetik içgüdü ile de sahiplerini yakından izlemek, onları takip etmek ve onlara temas etmek isterler.