Eğer bir uçak kuvvetli yan rüzgârlarda inişe geçtiğinde gördüyseniz, en büyük uçakların bile yaklaşma sırasında oldukça sallandığını bilirsiniz. Peki, bu yan rüzgârlar uçak inişlerini nasıl etkiler ve pilotlar bu durumu nasıl yönetir?
Uçakta olduğunuzda, neredeyse pistin yanından geliyormuş gibi görünen bir iniş yaparken korkmuş olabilirsiniz.
Eğer öyleyse merak etmeyin, tek siz yaşamıyorsunuz çünkü bu durum birçok yolcunun başına geliyor!
Turbülans ve kötü hava koşulları uçuş planını değiştirerek bir ölçüde kaçınılabilir ancak havalimanını taşımak mümkün değildir.
Hava trafik kontrolü, uçakları rüzgârın içine doğru iniş yapacak şekilde yönlendirmeye çalışır. Bu yüzden uçakların bazen kuvvetli yan rüzgârlarda iniş yapmak zorunda kalması anlamına gelir ve bu da uçağı rotasından çıkarabilir.
Pilotlar uçağın burnunu doğrudan piste değil, yan tarafa doğru çevirirler. Uçağı düz uçurmak için pilotlar, uçağı rüzgâra doğru bilerek çevirirler. Bu duruma “crabbing” denir çünkü bir yengecin ihtiyacı olan yere yan yan gitmesini taklit eder.
Tabii ki, bir uçağı pisti çapraz şekilde inmek mümkün değildir.
Bu yüzden, yerden yaklaşık 30 ila 15 metre yükseklikteyken pilotlar teknik değiştirecektir. Kesin prosedür üreticinin uçak eğitim kılavuzuna bağlı olarak belirlenir ancak genel olarak mürettebat “slip” yapar ve burnu tekrar piste paralel hâle getirir.
Yan rüzgârları dengelemeleri gerekir çünkü rüzgâr altındaki kanat daha fazla kaldırma yaratır. Pilot, uçağı rüzgâra doğru eğmek için aileronları kullanmalıdır.
Uçak tam olarak dengede olmadığından, bir tekerlek seti diğerinden önce yere değebilir. Ancak büyük uçakların kanatlarının birbirine en az yaklaşık beş derece yaklaşması gerekir.
Aksi takdirde bir kanadın motorunun kaportası yere çarpabilir. Farklı uçak türlerinin iniş sırasında karşılaşabileceği kuvvetler değiştiği için iniş talimatları da farklıdır. Pilot, koşulların hâlâ iniş için çok elverişsiz olduğunu hissederse, tekrar hızlanıp geri dönerek inişi tekrar deneyebilir.