Vatoz Balıkları Hakkında İlginç Bilgiler

Dünyanın pek çok farklı noktasındaki denizlerde ve okyanuslarda karşımız çıkan vatoz balıkları, dinozorlardan beri aramızda yaşayan en eski canlı türlerinden bir tanesi. Yüzlerce farklı türü olan vatoz balıkları hakkında bazılarını ilk kez duyacağınız sıra dışı bilgilere gelin yakından bakalım.

İnsanlık olarak var olduğumuz günden beri gözümüzü her zaman yukarı diktik ve uzayı araştırdık. Ancak gezegenimizin büyük bölümünü oluşturan su kütlelerine her zaman bu kadar ilgiyle bakmadık. Halbuki o derin sularda ne canlılar var. İşte vatoz balığı da bunlardan bir tanesi. Üstelik vatoz balığı görmek için öyle derin sulara girmenize gerek yok, sahilden baktığınızda bile bazen görmeniz mümkün.

Vatoz balıkları dinozorların var olduğu dönemden beri yani milyonlarca yıldır sularımızda yaşıyorlar. Bu kadar uzun bir süreçte de boş durmadılar ve yüzlerce farklı türe evrildiler. Her türün kendine has özellikleri, boyutu ve yaşam alışkanlıkları var. Yani bu canlılar hakkında ne biliyorsanız, emin olun daha fazlası var. Gelin vatoz balıklarının sıra dışı dünyasına dalalım ve hakkındaki ilginç bilgileri görelim.

Vatoz balıkları hakkında bilgiler:

  • Vatoz balıkları aslında suda uçarlar.
  • Köpekbalıkları ile akraba olan vatozlar, dinozorlar döneminden beri varlar.
  • Kumda uyuduğunu görüp de yosunlarla beslendiğini zannetmeyin.
  • Yüzlerce farklı vatoz türü var.
  • Vatoz balıkları çok ama çok büyük olabilirler.
  • Vatoz tehlikeli mi diye sorarsanız, hangi türle karşılaştınız deriz.
  • Vatoz ile insan arasındaki ilişki biraz karmaşık.
  • Vatozlar doğal navigasyona sahipler.
  • Bazı vatoz türleri yok olmak üzere.

Vatoz balıkları aslında suda uçarlar:

Ender de olsa uçan balıklar gibi sudan dışarı yükselirler ama genel olarak baktığımızda bile yüzme şekillerinin diğer balıklardan farklı olduğunu görürüz. Vatozlar yüzerken vücutlarını aşağı yukarı şekilde dalgalandırırlar. Bu dalgalanma hareketi uzaktan baktığımız zaman bir kuşun kanat çırpmasına benzer. Türlere göre değişiklik gösterse de bir vatozun ortalama hızı saatte 1.35 kilometredir. Ancak tutarlı bir hızda ilerlediği zaman 850 kilometrelik göçler yapabilir.

Köpekbalıkları ile akraba olan vatozlar, dinozorlar döneminden beri varlar:

Şöyle uzaktan baktığımız zaman aralarında pek bir benzerlik yok gibi görünse de aslında köpekbalıkları ile vatozlar yakın akrabalardır. İkisinde de kemik yerine kıkırdak iskelet bulunur ve her ikisi de avlanırken etraftaki sinyalleri toplayan özel sensörlere sahiptir. 

Tıpkı köpekbalıkları gibi vatoz balıkları da uzun zamandır varlar. 2019 yılında bir grup araştırmacı tam 50 milyon yıllık bir vatoz fosili keşfetti. Araştırmalarda, vatoz üzerinde büyük yok oluşun bazı izleri bulundu. Uzmanlara göre bugün bildiğimiz vatoz, 150 milyon yıl önce Geç Jura olarak adlandırılan dönemde ayrılmış ve bugüne kadar varlığını sürdürmüştür. 

Kumda uyuduğunu görüp de yosunlarla beslendiğini zannetmeyin:

Vatoz balıkları kendilerini güzelce kumun altına gömer ve bu şekilde uyurlar. Kendilerini o kadar iyi gizlerler ki bazen insanlar yanlışlıkla üstüne bile basabilir. Bu tür kum seviyesindeki canlıların yosunlarla falan beslendiğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz çünkü vatozlar etçil canlılardır. Tabii köpekbalıkları gibi büyük avlar yapmazlar. Kabukluları, küçük yüzgeçlileri ve solucanları yerler. Yapılan gözlemlerde vatozların 65 farklı canlı türünü avladığı görülmüştür.

Vatozların beslenmesi hakkında ilginç bir detay daha var.  Yapılan incelemelerde vatozların avladıkları kabuklu canlıları çiğnedikleri görüldü. Ne var bunda diyebilirsiniz ancak bugüne kadar yapılan araştırmalarda yemeğini çiğneyen tek canlı türünün memeliler olduğu düşünülüyordu. Vatoz ise bir memeli değil, balık. Belki de vatoz, evrime kafa tutan nadir canlılardandır. 

Yüzlerce farklı vatoz türü var:

Milyonlarca yıldır var olan vatozlar ister istemez dünyanın neredeyse tüm okyanuslarına, denizlerine, göllerine ve nehirlerine yayıldılar. Evet, vatozlar tatlı suda da yaşar çünkü bugüne kadar tespit edilmiş 220 farklı vatoz türü var. Bunların her birinin kendine has özellikleri var. Kimisi tatlı suda yaşıyor, kimisi benekli, kimisi çok büyük, kimisi çok küçük. Bunlar arasında küçük gözlü vatoz olarak adlandırılan bir tür ise en nadir görülenlerden bir tanesi.

Vatoz balıkları çok ama çok büyük olabilirler:

Bugüne kadar tespit edilmiş en küçük vatoz, küçük burunlu vatoz olarak adlandırılan 10 cm boyundaki ve 400 gram ağırlığındaki bir canlıdır. Okyanuslarda yaşayan ve manta vatozu olarak adlandırılan bir tür ise gerçekten hayret verici bir boyuta sahip. Kanat açıklığı yaklaşık 7 metre olan manta vatozunun ağırlığı 2 tona kadar ulaşabilir. 

Boyutlardan bahsetmişken birkaç bilgi daha verelim. Vatoz bebekleri doğdukları anda yüzmeye ve avlanmaya hazırdır. Yani vatoz yavruları gelişmiş olarak doğarlar. Dişi vatozlar erkeklere göre daha büyüktür, cinsel olgunluğa daha erken erişir ve daha uzun yaşarlar. Dişi vatozların 22 yıl kadar yaşadığı bile görülmüşken erkek vatozların ömrü en fazla 7 yıldır. 

Vatoz tehlikeli mi diye sorarsanız, hangi türle karşılaştınız deriz:

steve irwin

Vatoz tehlikeli bir balık mı sorusunun kesin bir yanıtı yok çünkü yüzlerce türden bazıları son derece zararsızken bazıları ölümcül derecede zararlıdır. Timsah avcısı olarak tanıdığımız Steve Irwin’in 2006 yılında bir vatoz tarafından zehirlenerek öldüğünü hatırlatalım. Amerika Birleşik Devletleri verilerine göre her yıl 2 bine yakın kişi vatoz zehirlenmesi yaşıyor. Bunlar genel olarak kumdaki vatozu görmeyip üstüne basan kişilerin ayaklarından ya da bacaklarından sokulması şeklinde gerçekleşiyor. 

Vatoz ile insan arasındaki ilişki biraz karmaşık:

Zehirli vatozları ayrı bir kategoriye koyarsak aslında tıpkı köpekbalıkları gibi vatozlar da insanlar için büyük bir tehdit oluşturmaz. Hatta özellikle ABD’de pek çok akvaryum, insanların vatozlarla birlikte yüzdüğü etkinlikler yapıyor. Bu tür akvaryumlarda çalışan uzmanlara göre vatoz balıkları insanlarla yüzmekten zevk alıyor ve herhangi bir zarar görmüyor. Ancak bu iddianın tersi bir durum olabilir. Chicago’da bir akvaryumda insanlarla düzenli olarak etkileşime giren 42 vatozdan 34 tanesi nedeni bilinmeyen bir şekilde öldü. Belki de onlar için asıl zehirli olan biziz, araştırılması gereken bir konu.

Vatozlar doğal navigasyona sahipler:

Vatozların, akrabaları olan köpekbalıkları gibi özel bir sensör ile etrafı algıladıklarını söylemiştik. Bilim insanları işi biraz daha ileri götürüp vatozların manyetik alanları algılama özelliklerini test etmek istediler. 2020 yılında yapılan bir araştırmada vatozların gerçekten de var olan bir jeomanyetik alanı algıladıkları ve dahası onu bir merkez alarak doğal navigasyon sistemleri ile yönlerini belirledikleri ortaya çıktı. 

Bazı vatoz türleri yok olmak üzere:

International Union for Conservation of Nature and Natural Resources, kısaca IUCN, Türkçesi ile Dünya Doğayı Koruma Birliği; geçtiğimiz yıllarda 26 farklı vatoz türünü tehlike altındaki türler listesine dahil etti. Bu türlerin sayısı özellikle son 60 yılda yüzde 80’e varan oranda azaldı. Elbette bunun üzerinde avlanmanın da etkisi var ancak en büyük nedeninin doğal yaşam alanlarının yok olması olduğu biliniyor. 

Okyanusların en gizemli canlılarından bir tanesi olan vatoz balıkları hakkında bazılarını daha önce hiç duymadığınız sıra dışı bilgilerden bahsettik. İstesek sahilde bile görebileceğimiz bir türü bu kadar az tanırken kimbilir derin sulara daldığımızda nelerle karşılaşacağız. 

Başa dön tuşu