Exxon Valdez kazası, herkes tarafından pek bilinmeyen ancak doğaya etkisi korkunç derecede büyük olan bir tanker patlaması olayıdır. Bu tür kazalar, doğanın hassas dengesini bozarken geri dönülemez etkiler de bırakıyor.
1989’da gerçekleşen ve bir “dikkatsizlik” sonucunda çevreye büyük tahribat yaratan bu kaza, nasıl oldu da bu kadar derin etkiler bıraktı?
Peki bunun bir petrol tankeri olduğunu söylememiz yeterli olur mu?
Felâket, 24 Mart 1989’da Alaska’nın Prince William Körfezi’nde gerçekleşti.
Petrol taşıyan Exxon Valdez, Alaska’nın Valdez Limanı’ndan Kaliforniya’ya yaklaşık 200 bin ton ham petrol taşıyordu. Fakat hiç beklenmedik bir olay gerçekleşti, geminin kaptanı Joseph Hazelwood, kalkıştan önce “biraz rahatlamak için” alkol almıştı.
Tanker, biraz ilerledikten sonra rotasından çıkarak Bligh Burnu’na çarptı. Bu çarpışmanın sonucu ise tam bir felâketti. Bir delik oluşan tankerden yaklaşık 11 milyon varil petrol, denize sızdı.
Nedeninin dikkatsizlik ve ihmal olarak gösterilen bu kaza, çevresel krize neden oldu.
Denize yayılan petrol, körfezin ekosistemini ve çeşitliliğini yerle bir etti. Binlerce deniz canlısı, kuş türü ve organizmalar hayatını kaybederken petrol, Alaska’nın sahil şeridine kadar ulaştı. Denizin derinlerine inen petrol, balıkçılık sektörüne de ket vurmuştu.
Deniz ürünlerinin sık tüketildiği bu bölgedeki petrol sızıntısı, insanlarda çeşitli sağlık sorunlarına yol açtı. Kronik solunum rahatsızlığı ve cilt problemleri gibi çeşitli sağlık sorunlarıyla baş etmek zorunda kaldılar. Yani, nereden baksak elimizde kalacak türden bir olay.
İyi olan durum şu ki, Exxon Valdez; bir sonraki oluşabilecek kazalar için önlem aldırdı.
Uzun temizlik çalışmalarının ardından petrol denizden uzaklaştırıldı. Bu felâketin ardından önlemler sıkılaştırıldı, denetimler yapılmaya başlandı. Felâket kötü olsa da bir daha böyle bir kaza oluşmaması için verilen çabanın da sebebi olmuştu.
Bölgenin ekolojik dengesi ise mahvolmuş duruma geldi. Kıyı şeridinin bitki örtüsü tamamen yok oldu, bölgenin biyoçeşitliliği önemli bir kayba uğradı.
Yapılan temizlik çalışmaları ise ne yazık ki tam anlamıyla etkili olamamış gibi görünüyor. Bazı bölgelerde hâlâ felâketin kalıntılarını görmek mümkün. Bu tür kazaların önüne geçmek için denetimleri sıkı uygulamak, kriz yönetimini iyi ayarlamak gerekiyor. Tabii bir de ihmalkâr davranmamak!