Hayal edin, bir sabah uyandınız ve tüm vergilerin kaldırıldığını öğrendiniz. Kulağa heyecan verici gelse de bu durumun ekonomimiz üzerindeki etkileri nasıl olur dersiniz? Haydi gelin anlatalım.
Bir sabah, size bir an için rüya gibi gelecek bir güne uyandığınızı düşünün. KDV, ÖTV, MTV ve aklınıza gelebilecek her türlü vergi kaldırılmış.
İlk başta kulağa muhteşem geliyor, değil mi? Ancak biraz daha derin düşünmeye başladığınızda, bu durumun aslında hayatımıza nasıl etki edeceğini merak etmeye başlıyoruz. Acaba tüm vergilerin bir anda kaldırılması, sandığımız kadar güzel bir fikir mi?
Vergilerin kaldırılması bir nevi devlet gelirinin büyük oranda yok olması anlamına gelir.
Vergiler, devletlerin en büyük gelir kaynağıdır. Bu gelirlerle ise, sağlık, eğitim, güvenlik gibi hayati alanlarda yapılan kamu hizmetleri finanse edilir.
Hâl böyle olunca, devletin sunduğu hizmetlerin devam etmesinin zorlaşacağını söyleyebiliriz.
Örneğin, vergilerin tamamen kaldırıldığı senaryoda, devletin finanse ettiği birçok kurum ve kuruluşun özelleştiği ya da ücretli hâle geldiğini görebiliriz.
Ek olarak, devlet sadece güvenlik veya altyapı gibi fiziksel hizmetler değil, aynı zamanda emeklilik maaşları, işsizlik ödenekleri ve sosyal yardımlar gibi sosyal güvenlik mekanizmalarını da vergi gelirleri ile finanse eder.
Bu doğrultuda, vergiler ortadan kalktığında bu tür yardımların sürdürülmesi de imkânsız hâle gelecektir.
Vergilerin kaldırılması bazı sektörlerde olumlu etkiler de yaratabilir.
Şirketler, vergi yükünden kurtuldukları için daha fazla yatırım yapma imkânı bulabilirler ve bu sayede yeni iş kurma oranları artabilir, girişimcilik teşvik edilebilir.
Ancak devlet destekli altyapı ve hizmetlerin aksaması, sağlıklı ve eğitimli bir iş gücü oluşması üzerinde olumsuz etkilere sebep olabileceğinden, bu durum gelişmelerin uzun vadede sürdürülemez olmasına neden olabilir.
Vergilerin ortadan kalkmasıyla birlikte, vatandaşlar daha fazla harcanabilir gelire sahip olur. Ancak bu durum da uzun vadede sürdürülebilir bir durum değildir.
Vergilere verdiğimiz miktarın cebimize kalması, ilk bakışta bu olumlu bir gelişme gibi görünse de artan talep enflasyona yol açabilir.
Talebin artması fiyatların da hızla yükselmeye başlamasıyla sonuçlanır, bu da alım gücünü düşürür.
Ayrıca, vergi sisteminin temel fonksiyonlarından birinin de gelir dağılımını dengeleyen bir mekanizma olması düşünülürse, vergilerin kaldırılması gelir eşitsizliğini daha da arttıracaktır.
Vergi gelirleri ortadan kalktığında, devletin harcamalarını finanse etmek için başka bir yol bulması gerekeceğinden devletin özelleşmeye ya da borçlanmaya gitmesi beklenebilir.
Ancak sürekli borçlanma, ekonomiyi zor duruma sokacaktır. Çünkü devletin borç ödeme gücü düştükçe, uluslararası piyasadaki kredi notu düşer ve borçlanma maliyetleri de artar.
Sonuç olarak, kısa vadede borçlanma ile çözüm üretmeye çalışan devletin, uzun vadede daha büyük bir ekonomik krizle karşı karşıya kalabileceği söylenebilir.
Özetle, tüm vergilerin bir anda kaldırılması fikri ilk bakışta cazip gelse de uzun vadede sürdürülebilir olmadığını söylemek mümkün.