Bugün dünyada pek çok partinin kendine ait siyasi sembolleri var. Ülkemizde de siyasetçilerle ikonik hale gelen bu semboller, birer siyasi partiyi sembolize ediyor.
14 Mayıs 2023 seçimlerine saatler kala siyasetçilerin kullandıkları sembollere beraber göz atarak biraz geçmişe gidelim istedik.
Tarih boyunca birçok ismin kendisiyle özdeşleşen ikonikleşmiş el hareketleri var. Kimisi bozkurt, kimisi baş parmak. Dünyada farklı anlamlarda kullanılan sembollerin ülkemizde bir siyasi ideolojiyi temsil etmesi de cabası. Gelin, birlikte bu işaretlerin hangi anlamlara geldiğine ve çıkış noktalarına bakalım.
Millet İttifakı’nın bir sembolü haline gelen “kalp” işareti.
2023 Türkiye genel seçimlerinde 13. cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, mitinglerinde kullandığı ve devamında Millet İttifakı’nın da kullanmaya devam ettiği kalp işareti adeta ittifakın bir sembolü haline geldi.
Alparslan Türkeş ile özdeşleşen “bozkurt” işareti.
Milliyetçi Hareket Partisi’yle özdeşleşen bozkurt işareti, bugün ülkemizde en çok bilinen siyasi semboller arasında. Bozkurt, Türk destanlarında yol gösteren, cesur ve özgür bir ruhu temsil ediyor. Alparslan Türkeş ile sembol haline gelen bu işaret, hala kullanılmakta.
Necmettin Erbakan ve “baş parmak” işareti.
Günümüzde sosyal medyada beğeni işareti olarak kullanılan, beğenmenin ve her şey yolunda demenin kısa bir yolu olan bu işaret, ülkemizde Refah Partisi’nden Necmettin Erbakan ile özdeşleşmiştir.
Dört anlamına gelen “Rabia” işareti.
Arapçada ‘dördüncü, dört’ anlamına gelen ‘Rabia’, Mısır’da darbe karşıtı direnişin sembolü olmuştu. Ülkede yaşanan katliamlar sırasında darbe karşıtlarının işaret ettiği sembol de hızla yayıldı.
Turgut Özal ve “ANAP Selamı”
Türkiye siyasetine 1980’lerde damga vuran Anavatan Partisi ile bütünleşen Turgut Özal’ın halkı başının üstünde birleşen sağ ve sol eli ile selamlaması ile görüş ayrımı yapılmadığını ve birliği temsil ettiği vurgulanıyor.
Süleyman Demirel ve “şapka” selamlaması.
“Ecevit kapmasaydı kasket giyecektim” diyen ve Süleyman Demirel ile sembol haline gelen fötr şapka, onun selamına da ortak olmuştu. Halkı selamlarken şapkasını sallayarak akıllara kazınan bu selamlama şekli halk tarafından neden yapıldığı ise tam olarak anlaşılmamıştı.
Ülkemizdeki siyasilerin kullandıkları ve bir ekol haline getirdikleri; çoğumuzun da kullandığı bu işaretlerin yanı sıra en bilinen yabancı sembollerden bahsedelim.
Almancada “Merkel-Raute” olarak bilinen ve eşkenar dörtgen şeklinde yaptığı el hareketi, güç elması olarak da adlandırılıyor. Kendi gücünü karşısındakine kabul ettirmek anlamında kullanılıyor.
Hassas içerik
Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi lideri Adolf H*tler’e itaati göstermek için kullanılan ve Alman ulusu ve savaş gayretine şükretmeyi ifade eden, kolları ileri uzatan bir selam şeklidir. 1923’ten beri yalnızca üyeler tarafından kullanılırken 1926’da bu selam şekli, parti içinde zorunlu hale getirilmişti.
Bunların yanında belki birçoğumuzun daha şimdi öğreneceği bilinmeyenler var, onlar da şunlar:
Laban işareti, başparmağı yatay olarak uzatıp işaret parmağı yukarıyı göstererek yapılan Filipinli bir el hareketidir ve diğer parmakları “Laban” anlamına gelen L harfini oluşturmak için kapalı bırakılır. Ülkeyi uzun süredir yöneten Ferdinand Marcos’a karşı çıkan bir ayaklanmada havaya yükselen “L” sembolleri, Filipinler’de demokrasiyi ve direnişi temsil ediyor.
Hint oyuncu Rajinikanth tarafından popüler hale getirilen bir yogik sembol, halk arasında oldukça popüler. Benzer logolara sahip markaları ve siyasi oluşumları ise oldukça kızdırmış. Yakın zamanda oyuncu, Tamil Nadu’da bir siyasi parti kuracağını söylemiş.
-
Hong Kong – Üç Parmak
Çin’de sıklıkla halk tarafından kullanılan bu sembol, dayanışma anlamına gelir ve özgürlüğü sembolize eder; zulme karşı demokrasiyi savunur. Tayland’da protestolarda sıklıkla kullanılan bu sembol “devrim, herkesi etkiliyor” gerekçesiyle yasaklandı. Ancak bu el işareti Çin’in sıkılaştırıcı kontrolüne karşı protestolarda kullanıldığı Hong Kong’a hızla yayıldı ve hala kullanılmaktadır.
Geniş kitlelerce kullanılan, çok uzun zamandır var olan işaretler:
Churchill ile popülerleşen “zafer” işareti.
Tüm dünyada “zafer” olarak kullanılan, İngilizce Victory kelimesinin baş harfi olan V’yi simgeleyecek şekilde yapılan “V” işareti; II. Dünya Savaşı sırasında, dönemin İngiltere Başbakanı Winston Churchill aracılığıyla yaygın hale geldi. 1960’lardan itibaren ise barış anlamında kullanılmaya başlandı.
Yükselen Yumruk
Dayanışma ve desteğin simgesi olarak kullanılan yükselen sağ yumruk, 1917’de Dünya Endüstriyel İşçileri tarafından logo şeklinde kullanılırken 1936-1939 İspanyol İç Savaşı’nda, Cumhuriyetçi grupların anti-faşist selamı olarak kullandıkları bir selamlama halini aldı. Bu selamlama şekli, Avrupa’da anti-faşist ve solcular tarafından da destek gördü.
Verdiğimiz örnekler gibi bir siyasi sembol oluşturulduğunda, bu sembol kişiler üzerinde öngörüldüğü etkiyi bırakırsa sembol sahibi güç kazanır ve bu sembol ile gücünü sürdürür. Ayrıca gördüğümüz gibi bu semboller de kendi gerçekliğini sürdürmeye devam eder. Tıpkı günümüzde olduğu gibi.