İkinci Dünya Savaşı, sadece tarihin en kanlı çatışmalarından biri olmakla kalmadı aynı zamanda pek çok ilginç hikâye ve anekdotla dolu bir dönem de oldu. Bu hikâyelerin arasında, Nazi denizaltısı U-1206 ile yaşananlar özellikle dikkat çekici. Bir tuvaletin sebep olduğu zincirleme olaylar silsilesi ile mürettebatın nasıl *ok yoluna gittiğine şaşıracaksınız.
Alman U-1206, savaş döneminde artan çaresizliğin ve umutların azaldığı bir ortamda inşa edilmişti. Mart 1944’te denize indirilen ve Mart 1945’te hizmete başlayan U-1206, müttefiklerin ilerleyişini durdurmak için çeşitli teknolojik donatılarla tasarlanmıştı.
Her ne kadar teknolojik yeniliklere ev sahipliği yapmış olsa da bir tuvalet meselesi denizaltının sonunu hazırladı. Nasıl olduğunu merak ediyorsanız sizi U-1206’nın ilginç hikâyesine alalım.
Tuvalet deyip geçmeyin.
Sıradan gibi görünse de aslında denizaltı tasarımlarında atıkların bertaraf edilmesi önemli detaylardan biri. Klasik denizaltı tuvaletlerinde atıkların boşaltılması için geminin yüzeye yaklaşması gerekiyordu.
Periskop derinliğine kadar yüzeye çıkmak ise özellikle savaş döneminde olunduğu düşünüldüğünde tahmin edersiniz ki oldukça tehlikeli bir hareket.
U-1206’nın tuvaleti özel olarak tasarlandı.
Güvenlik açığını ortadan kaldırmak, düşman menziline girmemek için Alman mühendisler çözümler üretti ve yüksek basınçlı tuvalet sistemi geliştirdi. Belirli bir derinlikte denizaltı, atıkları boşaltıyordu ve böylelikle kendilerini açık etmiyorlardı.
Bir dizi valf ve odacığın bulundu sistemde atıklar, yüzeye çıkmaya gerek kalmadan iç basınç farkıyla dışarıya atılıyordu. Ancak bu sistemi kullanmak o kadar da basit değildi ve mürettebatın eğitim alması gerekiyordu çünkü vanalarda yapılacak herhangi yanlış bir hareket ciddi sorunlara yol açabilirdi.
Ve beklenen oldu. Kaptan Schlitt, arıza nedeniyle denizaltını batırma kararı aldı.
Denizaltı, İskoçya’nın kuzeyindeki Peterhead yakınlarında devriye görevindeyken makine dairesindeki dizel motorlardan birinin tamirine yardım eden Kaptan Karl-Adolf Schlitt’e ön kısımda tuvalet arızasının sızıntıya neden olduğu söylendi. Denizaltı su alıyordu.
Deniz suyunun akü hücreleri ile reaksiyona girmesi ile de durum tehlike arz etmeye başladı. Ortaya çıkan etkileşim, zehirli ve ölümcül olabilen klor gazı, ciddi solunum sıkıntısına yol açabilirdi.
Schlitt, bir karar vermek zorundaydı ve mecburen mürettebatın hayatını riski atma pahasına o kararı verdi. U-1206’nın yüzeye çıkmasını emretti. Tabii ki düşmanlar bunu fırsat bilerek denizaltına saldırdı.
Ya yakalanacaklarını ya da yok edileceklerini fark eden Schlitt, denizaltının düşman eline geçmemesi için bir karar daha verdi ve denizaltını batırdı. Geminin ele geçirilmesini önlemek amacıyla kasıtlı olarak batırma eylemi sebebiyle ortaya çıkan kaosta, mürettebattan 3 kişi hayatını kaybetti.
Kaptanın da içlerinde yer aldığı 46 mürettebat ise İngilizler tarafından yakalandı ve savaş esiri oldu.
Denizaltı, suyun derinliklerine karıştı.
1970’lerde Cruden Körfezi’nde petrol boru hattı için yapılan bir araştırma sırasında U-1206’nın kalıntılarına rastlandı. Denizaltının su almasına neden olan sızıntının sebebinin ise aynı yerde önceden var olan bir enkazdan dolayı olduğu düşünülüyor.
Denizaltı savaş tarihi ve İkinci Dünya Savaşı’nın ilginç hikâyeleri arasında bulunan bu hikâye ile modern teknolojinin karmaşıklığının yanı sıra insan hatalarının potansiyel sonuçları da bir kere daha gözler önüne seriliyor.
